Neden bazen çocuk isteği o kadar çabuk gerçekleşmez ve sabırsız davranmak işleri daha da zorlaştırır? Önerilerimize kulak verirseniz her şey daha kolay olabilir. Sağlıklı çiftler de bazen arzu edilen bebeğe kavuşmak için aylarca beklemek zorunda kalırlar. Bu tür bir beklemeyi gerektiren birçok neden olabilir:
Kadın ve erkek, yumurtlamanın en uygun zamanında bile cinsel ilişkide bulunsalar, döllenme ihtimali ancak yüzde 25’tir. Yumurta hücrelerinin yüzde 5 – 10’u kalitesiz olduklarından döllenemezler. Gerçi o zaman sperm hücreleri yumurta hücresinin girişine kadar ulaşırlar ama içeri giremezler. Yine ilk saat ve günlerde gerçekleşen ve oldukça zor bir işlem olan hücre bölünmesinde de sayısız sorunlar ortaya çıkabilir.
Dolayısıyla döllenmiş olan yumurta hücrelerinin sadece dörtte üçü tam olarak yerleşebilirler. Geri kalan yüzde 70’i ise hiçbir işe yaramaz ve kadın bunu hissetmeden normal bir adet kanaması geçirir. Doktorlar, hastaları ile yaptıkları konuşmalar sonucunda çocuk sahibi olmak isteyen birçok çiftin çok az cinsel ilişkide bulunduklarını keşfetmişler. Örneğin kadının en doğurgan olduğu dönemde eşi ya bir iş gezisine çıkmış ya da o gün canı ilişkiye girmek istememiştir. Ya da çift doğurgan olunan dönemde sadece bir kere ilişkiye girmiş ama maalesef yumurtlama gecikmeli olarak gerçekleştiği için zamanlamada sorun yaşanmıştır.
En önemli faktörlerden biri de kadının yaşıdır.
Kadınlarda yaş ilerledikçe (özellikle 30 yaşın üzerinde) siklusların sayısının yumurtlama olmadan arttığı gözlenmiştir. Eğer yumurtlama olmazsa, kadın gebe kalamaz. En iyisi, gebe kalacağını düşünmeden bol cinsel ilişkide bulunmaktır. Uzmanlara göre bebek isteyen bir çift, beklenen yumurtlama döneminden iki gün önce ve iki gün sonrasında düzenli olarak ilişkiye girmelidir. Ancak gün içinde birkaç kez ilişkiye girmek de fazla iyi değildir, çünkü bu şekilde spermlerin içindeki sperm kuyrukları azalır.
Yine doğurganlık döneminden önce sperm biriktirmek için verilecek bir dinlenme süresinde de istenilenin aksine sperm hücreleri azalmaya başlar. Önemli olan bir diğer konu da, çiftin hemen sabırsızlanmaması ya da birkaç denemeden sonra hemen doktora başvurmaması gerektiğidir. Edinilen tecrübeler şu sonucu ortaya çıkarmıştır: Araştırmalara göre gebeliği engelleyen sorunun bulunabilmesi için yapılan kontrollerin stres yaratarak sağlıklı ve doğurgan çiftleri bloke etmesidir.
30 yaşın altındaki kadınların en geç altı ay içinde, 30 yaşın üzerindeki kadınların ise en geç bir yıl içinde gebe kalma olasılıkları vardır.
Toplam olarak çocuk sahibi olmayı isteyen 100 kadının bir yıl sonra yüzde 80’i, iki yıl sonra ise yüzde 85’i gebe kalmaktadır.
Çocuk sahibi olma stresi kadın ve erkeğin doğurganlığını bloke edebilir. Bu nedenle rahat olun: 30 yaşın altındaki çiftler çocuk sahibi olmak için bir doktora başvurmadan önce kendilerine iki yıl süre tanıyabilirler (35 yaşına kadar olan kadınlar bir yıl, 35 yaşın üzerinde olan kadınlar 6 ay).
Sağlıcakla Kalın.
