in

Geceleri Uykusuzluk Çeken Annelere Tavsiyeler

Gönderi paylaş:

Geceleri uykusuzluk çeken yeni annelere tavsiyeler sunmak üzere kaleme aldığımız bu yazıyı dikkatli okumanızı öneriyoruz.  Gece yarısı; uykunuzun en güzel yerinde, çığlık çığlığa ağlayan bebeğinizin sesiyle yataktan fırlıyorsunuz. Tüm ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra yeniden uyumaya çalışıyorsunuz. Ve belki de hiç bitmeyecek bir kısır döngü başlıyor.

Güzel bir rüyanın tam ortasında uzaklardan bir bebek sesi bölüyor geceyi. Eşinizin eli yüzünüzde ‘hayatım, bizimkini sustur’ dercesine… Bu olay her gece, yeni annelerin evinde, tüm annelerin gecelerinde biteviye yaşanıyor. Uykusuz geçen ve bitmek bilmeyen geceler hayatınız boyunca uzayıp gidiyor. Bebek büyüyor yavaş yavaş. Arada bir düzene girer gibi olsa da her şey, yaşadığınız kısır döngü asla bitmiyor.

Çocuğun yaşı ilerlese de bu sorun bir kesin çözümle sonlanmıyor. Üç yaşındaki oğlunuz, gecenin tam ortasında yani uykunuzun en tatlı anında sizi uyandırıp, kendisini “çişe götürmenizi istiyor, korktuğunu söylüyor, ‘uykum yok’ diyor. Az sonra o yatağına dönüp, mışıl mışıl uyurken sizin gözleriniz tavanda, ne yapacağınızı bilmiyorsunuz.

Ve o anda bir zamanlar her şeyin çok farklı olduğu günleri düşünmeye başlıyorsunuz. İstediğiniz kadar uyuma, istediğiniz kadar yatakta kalma özgürlüğüne sahip olduğunuz günler geçiyor aklınızdan… Ya şimdi! Böyle bir lüksünüz yok! Çocuğunuzun doğumuyla birlikte hayatınız da değişti.

Doğumu izleyen ilk günlerde ufak bir aksırık, öksürük sesi bile sizde merak uyandırıyor ve onun yanına koşuyordunuz. Ortalığın sakinlediği, seslerin dindiği anlarda siz de uykuya dalıyordunuz.

Çocuğunuz uyuyor, siz uyuyamıyorsunuz

Zamanla durum değişiyor. Çocuğunuz geceleri aralıksız uyuyor. Siz ise gecenin tam ortasında aniden ve sebepsiz uyanıyor ve bir daha da uyuyamıyorsunuz. Saate bakarak saniyeleri sayıyor, acaba o geceyi nasıl atlatacağınızı düşünüyorsunuz. Ve aklınızdan çıkmayan diğer bir soru da yarınki güne nasıl dayanacağınızla ilgili. Uyku sorunu sadece geceleri değil, gündüzleri de sizin için tam bir karabasan.

Arkadaşlarınızla genelde bu sorunu tartışıyor, onlara bu konuyla ilgili sorular soruyorsunuz. Dertleriniz aynıysa biraz ferahlıyor, herkes aynı durumda diyerek kendinizi teselli ediyorsunuz. Aksine; anlamsız anlamsız gözlerinizin içine baktıklarındaysa hayal kırıklığına uğruyorsunuz.

Gece boyunca eşinizin dakikada kaç nefes aldığını sayıyor, sakin sakin nefes almasını dinliyorsunuz. Onun bu derin uykusuna gıpta ile bakarak iç geçiriyorsunuz. Sorun sizde öyle bir boyut alıyor ki, bir uzmanın yolunu tutuyorsunuz. Gittiğiniz uzman; bunun stresten kaynaklanan bir kısır döngü olduğunu, nasıl uyuyacağınızı düşünürken, farkında olmadan uykunuzu da kaçırdığınızı söylüyor.

Eğer siz uyurken, beyninizin de uyuduğunu düşünüyorsanız fena halde yanılıyorsunuz. Uykuda bilinçaltı son hızıyla çalışıyor. Değişik uyku dereceleri içinde gidip gelirken, arada bir uyanmanız da gayet normal. Günde ortalama sekiz saat aralıksız uykuya ihtiyaç olduğu düşüncesi de insanı yanıltabiliyor.

Bünyemiz en ufak uykuyu, arada yapılan şekerlemeleri dahi depoluyor. Bu gerçek, gecelerini uykusuz geçiren anneler için iyi bir haber. Aslında onlar zannettikleri kadar da uykusuz kalmıyorlar.

Peki, ne yapmalısınız? Bir uzmana giderek “aman doktor, derdime çare!” yalvarmalarıyla uyku ilacı yazdırmanın; psikolojik bir kendini kandırmadan öte size ne yararı olur? Bu; sadece sorundan kestirme kaçışın yöntemlerinden biri olabilir sadece. Hepsi o kadar!

Uykusuzluk çeken annelere bir kaç tavsiye

  • Her şeyden önce böyle durumlarda aklınızda bulundurmanız gereken birkaç nokta var;
  • Uyumadan altı saat önce kola, kahve gibi uyarıcı ve kafein içeren hiçbir şey içmeyin.
  • Akşam saatlerinde sigaradan uzak durun. (Aslında her zaman…)
  • Zor hazmedilen yiyecekleri akşam sofrasından kaldırın.
  • Yatış saatlerinizi hep aynı zamana denk getirmeye çalışmalı ve buna özen gösterin.
  • Gece asla saate bakmayın.
  • Gündüzleri uyumamaya çalışın.
  • Düzenli olarak spor yapın.
  • Akşamlarınızı sakin geçirin.
  • Yatakta kitap okumayın, telefonda konuşmayın, çalışmayın veya televizyon seyretmeyin. Yatak; uyumak, dinlenmek ve sevişmek için vardır, bunu aklınızdan kesinlikle çıkarmayın.
  • Uykunuz geldiğinde gidip yatağa yatın.
  • Uykunuz ciddi bir şekilde bölündüyse hemen yataktan kalkın ve yatak odasını terk edin. Uykunuzun geldiğini hissedinceye kadar geri dönmeyin.

Geceleri uykusuzluk çeken annelere tavsiyelerde bulunmak elbette çok kolay. Ancak uykusuzluğun ne demek olduğunu yeni anne babalar daha iyi bilirler. Burada size her ne kadar bir çok yöntem sunacak olsak da aslında her şey bebeğinizin iyi uyumasına bağlı olduğunu unutmayın. Bebeğiniz ne kadar rahat eder ve uyursa anne babalar da o kadar rahat uyur ve dinlenirler.

Kendinize iyi davranın. Sağlıcakla Kalın.

#Beğendiyseniz Yıldız Vermeyi Unutmayın!

Yazar: Annemce

Annemce, kadın ve çocuk sağlığı, hamilelik, bebek sağlığı, tüp bebek konularında bilgili uzman kişilerden oluşmaktadır. Sorularınızı Lütfen Yorum Bölümü veya Soru Cevap Forumundan Bizlere İletebilirsiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir