Çocuğumu Okula Nasıl Alıştırabilirim? Nelere Dikkat Etmeliyim?

Okulların açılacağı tarih yaklaştıkça anne ve babalar kendilerini yavaş yavaş çocuklarının okullu olacağı fikrine alıştırmaya başlıyorlar. Minik bebeğiniz artık büyüdü. Onu emzirdiğiniz, altını değiştirdiğiniz, beslediğiniz günler sona erdi. Ne zor günlerdi onlar, değil mi? Sizi korkutmak istemiyoruz ama çocuğunuzun en zor dönemi aslında şimdi başlıyor. Okula başlamasıyla birlikte ondan ayrılmak sizin için, sizden ayrılmak ise onun için çok zor olacak. Çocuğunuzu nasıl destekleyebileceğinizi, okula gitmek istemediğinde, öğretmeni veya sınıf arkadaşlarıyla tartıştığında nasıl bir tutum içinde olmanız gerektiğini biliyor musunuz?

Çocuk Okula Hazır Değilse

İlkokula başlamadan önce, her çocuğun okula hazırlanması ve okula hazır olup olmadığının gözden geçirilmesi gerekiyor. Çocuk, karşılaşacağı sorunların üstesinden gelebilmeli. Çünkü okul için yeterince olgun olmayan bir çocuk, yeteneklerini kullanamıyor. Yaşadığı hayal kırıklığı nedeniyle de öz güveni sarsılıyor. Onun okulda başarısız olması, (zihin yaşı, takvim yaşından üst seviyede olsa bile) duygusal ve sosyal alandaki olgunluğunu, karşılaştığı sorunlarla baş edebilme gücünü olumsuz etkiliyor. Buradan da anlaşılacağı gibi çocuğun 6 yaşında olması, onun her zaman okula hazır olduğu anlamına gelmiyor.

Çocuğumun Okula Hazır Olduğunu Nasıl Anlayabilirim?

• Çocuğunuzun; boy ve ağırlığı, hareket gelişimi ile becerileri yaşına uygun olmalı.
• Sosyal hayatta karşılaştığı problemleri çözebilmeli.
• Belirli bir duygusal olgunluğa erişmeli. Bunu anlayabilmek için duygularını gözlemleyin. İçe kapalı ve güvensiz olup olmadığı, özellikle olumlu ya da olumsuz duygularını dile getirip getirmediği, tepkilerinin süresi, sorunları bastırıp bastırmadığı, size bu konuda belli bir fikir verebilir.
• Çocuğunuzun sahip olduğu kelime haznesi, ifadeleri ve cümle yapısı yaşına uygun olmalı.
• Sağ ve sol arasındaki farkı bilmeli.
• Olayları belli bir düzen içinde anlatmalı.
• Renk, şekil ve sayıları tanıyabilmeli.
• Verilen sorumlulukları yerine getirebilmeli.

Çocuğun Okula Uyum Süreci Pek Çok Etkene Bağlı

Olumlu okul öncesi deneyimi olan, kendine güvenen ve kendini ifade edebilen bir çocuk, ilkokula başlarken fazla zorlanmıyor. Bu dönemde anne babadan ayrılmak, onun için önemini yitiriyor. Ancak yine de ilkokul, çocuk için yeni bir hayat tecrübesidir. Mekanın büyüklüğü, birey sayısında görülen artış ve performansa dayalı beklenti, ilk günlerde çocukta tedirginlik yaratabiliyor. Önceden belirtilen okul olgunluğu ile ilgili kriterlerin çocukta mevcut olması, bu tedirginliği aşabilmesini kolaylaştırıyor. Çocuğunuzun okula alışması, okula gidebilecek olgunluğa erişmesi; sizin, okulun ve öğretmenlerinin ona karşı olan yaklaşımına bağlı. Çocuğunuz, okul olgunluğuna erişmiş olsa bile, öğretmenleriyle fikir çatışmasında bulunması, okula uyum sürecini uzatıyor.

Sorunlarla Nasıl Baş Edeceksiniz?

Okulda çıkan problemlere karşı ilgisiz davranmanız, çocuğunuza ya da çocuğunuzun öğretmenlerine aşırı tepki göstermeniz, sorunların çözümünü zorlaştırabiliyor, hatta sorunları daha da karmaşık bir hale getirebiliyor. Çocuğunuzu suçlamanız ya da okulu sevmesi için baskı uygulamanız, onu Okulu ve öğretmenleri suçlamanız ise, çocuğunuzda görülen problemleri ciddiye almanıza neden olabilir. Bu nedenle, öncelikle sakin bir şekilde problemin kaynağını araştırmalı ve bunu çözmeye yönelik adımlar atmalısınız.

Çocuğunuz İçin Hangi Okul?

Okul seçiminin özellikleri, sizin beklentinize, eğitim anlayışınıza, çocuğunuzun yapısına ve sizin çocuğunuz için saptadığınız hedeflere göre farklılık gösteriyor. Ancak okul seçiminde; mekansal özellikler, sınıflardaki öğrencilerin sayısı, idari kadronun yapısı, okulun genel felsefesi, rehberlik servisinin işleyişi, çocuğun farklılıklarının dikkate alınması, potansiyelini kullanabilmesi ve her şeyden önce çocuğun bu mekanda mutlu olması, dikkat edilmesi gereken en önemli faktörler. Çocuğunuz, ancak mutlu olduğu ve sevildiğini bildiği bir ortamda başarılı olabilir ve potansiyelini en üst seviyede kullanabilir.

Aile – Öğretmen İlişkisi?

Anne babanın, öğretmenlerle kopuk ya da sağlıklı bir iletişim içinde bulunması, çocuğun başarısını etkileyen çok önemli bir faktör. Çocuğunuzun öğretmenlerine karşı sorgulayıcı, eleştirel bir yaklaşım sergilemek yerine, onlara karşı objektif davranın ve işbirliğine her zaman hazır olun.

Ana Okulu Bilmecesine Son

Çoğu anne baba, çocuğunun anaokulu için yeterince olgun olup olmadığı konusunda endişeler yaşıyor. Kendini ve ihtiyaçlarını ifade edebilen 3 yaşındaki çocuklar, anaokuluna başlayabiliyor. Çoğu zaman kısıtlı olan ev ortamı, bu dönemdeki çocukların var olan becerisini gösterememesine neden oluyor. Bu nedenle, çocuğunuz, kendi yaşıtlarının olduğu bir ortamda bulunmalı ki, duygusal ve sosyal becerileri gelişsin, bu konuda edineceği tecrübelerle olgunlaşsın.

Ancak, çocuğunu zihinsel düzeyde okula başlatmak isteyip, duygusal anlamda buna hazır olmayan anne babalar da var. Anne baba (özellikle çalışmayan anne), duygusal olarak çocuğu anaokuluna göndermeye hazır olmadığında, bu mesajı, farkında olmadan çocuğuna iletiyor. Bu da çocuğun anaokuluna uyum sağlamasını zorlaştırıyor.

Hangisi Çocuğum İçin En Uygun?

Bu soruyu birçok anne baba, çevresine yöneltiyor. Ancak anne baba, çocuğunu hangi anaokuluna göndereceğine karar vermeden önce, kendi beklentisine ve eğitim anlayışına uygun olan, çocuğu için sağlıklı bir yuva ortamı sunabilecek ana okullarını araştırmalı. Seçeceğiniz anaokulu, çoğunuzun ve diğer çocukların bireysel farklılıklarını kabullenmeli, onların psikolojik takiplerini yapmalı. Çocukların hem yaşayarak, hayatın içinden deneyimlerle becerilerini ve yeteneklerini geliştirecekleri, hem de eğlenip mutlu olabilecekleri bir ortama ihtiyaçları var. Kısacası anaokulu, çocuğunuzu oyunlarla bilgilendirebilecek ve hayata hazırlayabilecek düzeyde olmalı.

Çocuğunuz Okulu Sevmezse?

Çocuğunuzun anaokulunu neden sevmediğini ve istemediğini iyice araştırmalı ve ona göre çözümler üretmelisiniz. Uyum devresinde, çocukların anaokuluna isteksiz gelmesi, çok özel bir neden olmadığı sürece doğaldır. Yanlış bir davranış sergileme, öğretmen ve arkadaşları tarafından kabul görmeme, anne babayı hayal kırıklığına uğratma korkusu ve öğretmeni diğer çocuklarla paylaşması gibi yeni deneyimler, çocuğunuzun uyum sürecini etkileyebiliyor. Tüm bu sorunlar, öğretmenin yardımıyla kolayca çözülebilir.

Çocuğunuz Anaokuluna Hazır Değilse

Çocuğunuzu, uygun yaşa ve olgunluğa gelmeden, baskıyla anaokuluna gönderdiğinizde, kendine olan güveni sarsılabilir. Okul ve öğretmen ile ilgili ilk deneyimi, ilerideki hayatını olumsuz etkileyebilir.

Anaokulu, çocuğunuzun gelişimini etkileyen çok önemli bir faktör. Bir yandan çocuğunuzun bilgi ve becerilerini geliştirirken, diğer yandan insanlarla iletişim kurmasını kolaylaştırıyor. Tabii çocuğu zorlamadığı ve sıkmadığı sürece. Bu nedenle iyi bir anaokulu, çocuğu eğitirken eğlendirmeli de.

Anaokulu Gerçekten De Gerekli Mi?

Doğru seçilmiş bir anaokulu, Çocuğunuzun gelecekteki hayatını önemli ölçüde etkiliyor. Bilindiği gibi 0 – 6 yaş, kişiliğin temel taşlarının atıldığı en önemli dönem. Bu dönemde çocuğunuzun yaşadığı tecrübeler, çevresindeki kişilerden aldığı tepkiler ve yönlendirmeler, onun değer yargılarının oluşmasına, duygusal açıdan olgunlaşmasına, bilişsel becerilerinin ortaya çıkarılıp geliştirilmesine yardımcı oluyor. Bu da, onun gelecekteki eğitim – öğretim hayatına önemli katkılar sağlıyor.

Sağlıcakla Kalın.