in

Çocuğu Denize Alıştırmak İçin Dikkat Edilecekler

İçindekiler

Gönderi paylaş:

İlk tatil, ilk deniz ya da havuz banyoları… Çocuğunuz için ne büyük bir keşif! Ama çocuklar suyu hemen sevmez. Hatta onu zorlarsanız, değil sevmek, nefret bile edebilir. Plajdaki şu 18 aylık ufaklık denizin içinde doğmuş gibi. Oturmuş denizin kıyısına, bir içeri, bir dışarı girip çıkıyor. Bıraksanız deniz kıyısında saatlerce oyalanır. Oysaki sizin aynı yaştaki minik kızınız, denize doğru yaklaştığını hisseder hissetmez bir yandan avaz avaz ağlamaya başlıyor, bir yandan onu bırakmayın diye sıkı sıkı boynunuza sarılıyor. Acaba çocuklar arasında da “yunus-bebekler” ve “kedi-bebekler” gibi bir sınıflandırma olabilir mi?

Çocuğu denize yada havuza alıştırırken kritik dönemler

Aslında su, doğal olarak içinde bulunduğumuz bir ortam değil. Ama bütün memeli hayvanlar suyu sever ve içine girerek yıkanır. Tabii insana en çok benzeyen büyük şempanzeler dışında! Belki bu benzerlik yüzünden denize girmek, insanın doğasında olan bir şey değil. Deniz kıyısında yerleşmiş pek çok balıkçı kavmin, denize girmek gibi bir alışkanlıkları olmadığını tarih kitapları doğruluyor. Ama artık devir değişti ve hepimiz, havalar ısınsa da deniz kıyısına tatile gitsek diye yaz aylarını iple çekiyoruz.

Ama siz denizi bu kadar severken, çocuğunuz sizin gibi davranmazsa ne olacak? Unutmayın ki, çocuğunuz suyu sevmiyorsa, bunda büyük ölçüde sizin de payınız vardır. Çünkü 12 ayın altındaki bebekler sudan korkmaz. İlk adımlarını atmaya başladığı dönemde suya girmesi, onda ayaklarının yerden kesilmesiyle bağlantılı bir boşluk duygusu yaratabileceği için, bir endişe ve korku haline yol açabilir. Diğer bir kritik dönem, 24 ile 30. aylar arasındadır. Bu çocuğun ilk korkularıyla tanışmaya başladığı dönemdir.

Çocuğu denize yada havuza alıştırmayı oyun haline getirin

Oysaki çocuğu suya alıştırmak aslında çok basit bir iştir. Tabii bunu bir oyun haline getirirseniz. Çünkü bütün çocuklar yuvarlanmayı, elleriyle suya vurmayı ve içinde oynamayı severler. İşte tam bu noktada, size çocuğunuzu denize alıştırmak için zorlamamanızı, ne de olsa denizin ne yapıp edip kendini ona sevdireceğini söyleyebiliriz! Suyun kenarında oyun oynayan çocuk, kovasını doldurmak için bile içine girmek zorundadır.

Anne babanın yapması gereken, çocuğun bu sırada kendini güvenlikte hissedebilmesi için yanında olmaktır. Onu zorlamadan, içini rahatlatmaları yeterlidir. Çocuğun kendi kendine deniz kıyısında oynadığı oyuna katılmak, onu ayağının yere değmediği yerlere götürmekten daha akıllıca bir yöntemdir. Çünkü çoğu zaman onun asıl korktuğu su değil, anne-babasından ayrılmaktır. Bu yüzden, ilk başlarda onu kollarınızdan sakin bırakmayın. Zamanla zaten kendisi sizi bırakacaktır.

Çocuğa yüzme öğretmek

Pek çok kişinin yaptığı gibi çocuğu suya atip, içgüdüsel olarak kendi kendine yüzmesini beklemek hatasına asla düşmeyin. Çocuklar içgüdüsel olarak emmeyi bilirler, yüzmeyi değil! Aslında çocukların kollarından gerektiği gibi yararlanmaları 3 yaşını bulur. Onların sizin gibi hem kendilerini suyun yüzeyinde tutup, hem ilerleyecek şekilde yüzmeleri ve hareket etmeleri için 4-5 yaşına gelmeleri gerekecektir. Ancak o yaşa gelince yüzebilmesi için, o zamana kadar çocuğunuza tecrübe kazandırmanız gerekir.

Ancak bu tecrübe, onun kendi deneyimlerinden elde edilmelidir. Bırakın kafasını suya sokmak istiyorsa soksun, istemiyorsa sokmasın. Ne de olsa başını elinizle de ıslatabilirsiniz. Merak etmeyin, kafasını tamamen denize sokmazsa kıyamet kopmaz! Onu zorlamayın. Ancak onun suya tamamen batmasından korkmanıza gerek de yoktur. Çünkü nefes borusu otomatik olarak kendini bloke edeceğinden, en fazla biraz su yutar, o kadar.

Çocuğu denize yada havuza alıştırırken güvenlik çok önemli

En küçük yaştan itibaren, onun denize güvenle girmesini sağlamak için yaşına uygun aksesuarı edinmelisiniz. Özellikle yüzme bilmeyen çocukların hiçbir zaman simitsiz, kolluksuz ya da can yeleksiz olarak suya girmemeleri gerekir. Bu aksesuarlar çoğu zaman plastik oldukları ve havayla şişirildikleri için kolayca patlayabilir ve sönebilirler. Düzenli olarak böyle bir durumun olup olmadığını kontrol edin. Hem çocuklar bu tür çekici oyuncaklar sayesinde su korkularını daha da kolay yenebilirler Yine de kollukların en ideal deniz aksesuarı olmadığını hatırlatalım. Çocuğun hem yüzmek için pek avantajlı olmayan dik pozisyonda kalmasına yol açarlar, hem de kollarının hareketliliğini kısıtlarlar.

Güneşi unutmayın

Güneşle kanser arasındaki ilişkinin artık kesinleştiği şu dönemde çocuklarınızı bilinçsizce güneş altında bırakmanın neredeyse cinayetle eş anlamlı olduğunu size bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. Özellikle 1 yaşın altındaki bebeklerde, bacak derisi bile fazlasıyla hassas olduğu ve bebekler kendilerini hiç bir şekilde koruyamadıkları için güneşe çıkarmak çok zararlı.

Çocuklarınıza sürdüğünüz güneş kremlerinin koruma derecesi en az 15 olmalı. Ancak ne kadar yüksek dereceli bir krem kullanırsanız kullanın, her 1 saatte bir yenilemeli, denizden çıktıktan sonra da, suya dayanıklı olduğunu iddia eden bir ürün bile olsa, tekrar sürmelisiniz. Ve Unutmayın ki 60 koruma faktörlü bir krem bile, çocuğunuzu sırtına geçireceğiniz bir tişörtten daha az korur!

Çocuklarınız bronzlaştıktan sonra bile, güneş altında geçirdikleri süreyi fazla uzatmamalısınız. Belki bronzlaştıkları için, güneş yanığı olma riskleri düşer ancak melanom ya da daha az ciddi bazı kanser türlerinin, yıllar içinde ciltte biriken güneş etkileriyle de bağlantılı olarak ortaya çıkabildiklerini unutmamalısınız.

Çocuğu denize alıştırırken dikkat edilmesi gerekenler

  • Çocuğu denize ya da havuza sokmak için en az 6 aylık olmasını beklemelisiniz. Tabii bütün aşılarının eksiksiz olması zorunludur!
  • Onu denize alıştırmak için, tatil öncesi birkaç kez havuza götürebilirsiniz. Kapalı havuzların su sıcaklığı ayarlandığı için (32 derece), bebeğiniz ilk kez suyla tanıştığı bu ortamı oldukça sevecektir.
  • Çocuklar soğuk sudan nefret eder. Üstelik bu onların kabız olmasına da yol açabilir.
  • Çocuğunuzun suya daha kolay alışması için içine su doldurulan şişme havuzlardan bir tane alabilirsiniz. İçine su doldurup güneşte ısınmaya bırakacağınız bu havuz sayesinde işiniz daha da kolaylaşabilir. Üstelik havuzu bosken küçük bir sandal gibi denizin üzerinde gezdirebilir, siz denizin içinde yüzerken çocuğunuzun da sizinle olmasını sağlayabilirsiniz.
  • Deniz, çocuk için fazla büyük bir alandır. Bu yüzden alışması için önce kıyıda oynamaya bırakın. Bırakın ayaklarını sokarak, elleriyle vurarak tanısın suyu. İstemediği sürece, onu suya girmeye zorlamayın.
  • Denizi soğuk buluyor ya da dalgalardan korkuyorsa, o zaman önce havuza alıştırmakla işe başlayın. Dibini görebildiği, sakin suda kendini daha güvenlikte hissedebilir.
  • Çocuğunuz denize kendisi ne kadar istiyorsa o kadar girsin. İsterse sadece ayaklarını soksun, isterse dizlerine kadar içine girsin.
  • Onun korkularına saygı göstermezseniz, yerleşmelerine yol açabilirsiniz. Eğer çocuğunuz konuşacak kadar büyükse, onunla konuşarak kendisini korkutan şeyin ne olduğunu anlamaya çalışabilirsiniz. Asla onunla dalga geçmeyin.
  • Kimi zaman da çocuklar denize girmek için değil, çıkmak için zorlanırlar. Çocuğunuzun saatler boyu suda kalmasına sakın izin vermeyin. Suyun içinde hem çok çabuk yorulur, hem de farkında olmadan yanar. Üstelik çocukların soğuğa dirençleri, yetişkinlerden çok daha azdır.
  • Çocuğunuzu deniz kenarında ya da içinde tek başına bırakmayın. Kolluksuz ya da simitsiz olarak denize yaklaştırmayın bile. Ayağının değmediği yerlere gitmesine kesinlikle izin vermeyin. Unutmayın ki boğulmak için bir kova su bile yeter!. Çocuğu ne aç, ne de tok karnına suya sokmayın. Çocuğunuz yemek yedikten en erken bir saat sonra denize girebilir. Yemek, vücudun soğuğa ve nemsizliğe karşı daha kolay savaşabilmesi açısından da önemlidir.

Sağlıcakla Kalın.

#Beğendiyseniz Yıldız Vermeyi Unutmayın!

Yazar: Annemce

Annemce, kadın ve çocuk sağlığı, hamilelik, bebek sağlığı, tüp bebek konularında bilgili uzman kişilerden oluşmaktadır. Sorularınızı Lütfen Yorum Bölümü veya Soru Cevap Forumundan Bizlere İletebilirsiniz.

One Comment

Leave a Reply

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir