Bebeklerin belli dönemlerde biberonla beslenmeleri son derece doğal bir süreçtir. Fakat kaşıkla beslenmeye geçildiği anda biberondan vazgeçmek gerekir. Çünkü biberonla beslenme, zamanla dişlerde hasarlar meydana getirir.
Normal şartlar altında her çocuk ortalama 6 ay anne memesi emiyor. Bu süreç sona erdiğinde beslenme biberonla devam ediyor. Ve çocuk belli bir olgunluğa ulaştığında kaşıkla beslenmeye geçiş yapılıyor. Zaten normali ve sağlıklısı da bu! Fakat bazı çocuklar biberonla beslenmeyi uzun yıllar sürdürmek isterler. Çünkü onlar için biberon hem sakinleştirici bir etki yaratır, hem de bir alışkanlık haline gelmiştir. Örneğin, çocuk gece uyandığında ağzına biberonla süt verilmesi, onu çabucak rahatlatır ve uyumasını sağlar. Aslında olaya düşünmeden bakıldığında, böyle tablolar hem çok alışıldık, hem de normal gelir bizlere.
Bebeklerde Diş Çürükleri nasıl oluşur?
Çocukların uzun süre biberonla beslenmelerinin dişler üzerinde yarattığı olumsuz etkilere şöyle bir bakalım. Uzun süre biberon kullanımı sonucunda çocukların dişlerinde çürümeler meydana gelir. Buna “biberon çürüğü sendromu” denir.
Bu durum özellikle geceleri şekerli veya ballı süt içilmesinden kaynaklanır. Böylelikle süt, bütün dişleri kaplar ve gece boyunca ağız ortamında mikroorganizmalar üretir. Bu mikroorganizmalar da dişlerin sağlığını bozar.
Normal çürük oluşum mekanizmasında bakteri plağı vardır. Dışardan parçalanabilecek karbonhidrat ya da materyaller alındığında, bütün gece boyunca işlenerek dişlerin yüzeyinde bakteri plağı oluşturur. Bu da zamanla diş çürümelerine yol açar. Burada önemli olan sütle temas eden diş yüzeyinin gece boyunca temizlenmemesidir. Gündüz sürecinde de bu geçerlidir.
Ancak süt içtikten sonra biberonla su verildiğinde diş yüzeyi temizlendiğinden, tablo bu kadar ağır olmaz. Eğer çocuk gece yatarken dişlerini fırçalarsa, bu risk daha da azalır. Ancak normal akşam beslenmesinden sonra genellikle dişler fırçalanmadığı için, çürük oluşumu desteklenir. Biberon çürüğü önce dişetine yakın bölgelerde oluşur.
Çocuk doğduktan sonra en iyi koşullarda İlk 4 ya da 6 ay boyunca anne memesi emer, daha sonra biberona başlar. Süt kesicileri aşağı yukarı altıncı ve dokuzuncu aylarda çıkmaya başlar.
Yaklaşık üç yaşına kadar 2 ya da 2,5 yıl süreyle bu dişler biberonla ilişki içeresinde olur. Dolayısıyla önce süt kesicilerin dişetiyle birleştiği noktada çürümeler başlar. Bunun nedeni diş etinin oluşturduğu bakteri plağının bulunduğu bölgenin ve asit salgısının da bu bölgede olmasıdır. Bu nedenle çürüme dişetine yakın bölgede oluşmaya başlar.
Normalde çocuk iki ya da üç yaş civarında biberonla beslenmeyi bırakıp, kaşıkla beslenmeye geçmeli. Oysa gece uykusunda biberon kullanan çocuklarda bu süre 3,5 – 4 yaşına kadar uzayabiliyor. Hatta daha büyük yaşlarda bile gece uykusunda biberonla süt içen çocuklara rastlamak mümkün. Bizim çocuklarımız sütü bardaktan pek içmiyor. Çok bilinçli ailelerde süt bazen bardakta veriliyor. Ancak sütün gelişimdeki yararından dolayı bu tür şeyler göz ardı edilebiliyor.
Biberonun Kalıcı Dişlere De Zararı Var
Normalde süt kesicilerle alt kesicilerin değişim yaşı 6 – 8 arasıdır. Eğer 3 yaşında bir çocuğun biberonu bıraktığında çürüğü varsa, 4 – 5 yaş sonlarına doğru bu dişlerin artık canlılığını kaybetmesi ve kök uçlarında enfeksiyonun oluşması söz konusudur. Böyle bir durumda kökteki enfeksiyona bağlı olan sürekli dişlerin mine gelişiminde problem oluşabilir. Veya süt dişleri alttaki dişlerin sürmesine rehberlik edemez.
Normal şartlarda bir çocuk, iki ya da üç yaş civarında biberonla beslenmeyi bırakmalı ve kaşıkla beslenmeye geçmelidir.
Süt dişlerinin çok önemli 3 işlevi vardır. Bunlar;
- Beslenme ve çiğneme fonksiyonuna katkı,
- Alttaki sürekli dişin sürmesine rehberlik,
- Ağız estetiğini ve formasyonunu sağlamalıdır.
Dolayısıyla burada hem madde kaybı
ile çiğneme fonksiyonu ortadan kalkar hem de diş rehberlik görevini yapamaz. Bunun yanı sıra gerekli fonksiyonunu da yerine getiremez.
Öneriler
Her çocuk normal beslenme sürecini mutlaka geçirmeli. Fakat biberonun uzun süreli kullanımı da engellenmeli. En azından verilen sütün şekersiz olması daha uygun. Eğer bütün bunlar mümkün olmuyorsa, yani çocuk ne biberondan vazgeçiyor, ne de şekersiz süt içmeyi kabul ediyorsa, o zaman alt yapıyı güçlendirmek gerekir. Diş doğuştan itibaren güçlendirildiğinde, çürümesi daha zor olur.
Bunu sağlamanın yöntemi de flor tabletleri kullanmaktır. Bizim ülke koşullarımızda flor tabletlerinin doğumdan itibaren kullanılması gerekir. Daha önemlisi ağız ortamını temiz tutmak şarttır. Çünkü bakteri plağı ortadan kaldırılırsa, asit salgılanması için gerekli ortam da oluşmaz.
Sağlıcakla Kalın.