Kardeşsiz büyüyen çocukların burnu havadadır düşüncesi çok hatalıdır. “Tek çocukların aslında, kardeşi olan çocuklara nazaran hiç bir farkı yoktur” bir çocuğun kardeşe ihtiyacı vardır.” Bu ve bunun gibi ifadeleri tek çocuk sahibi aileler çok sık duyarlar.
Bu tipik açıklamalar sadece ailelerin sinirlerini yıpratmakla kalmaz aynı zamanda gerçekle de ilgisi yoktur. Dünyada ve ülkemizde tek çocuk sahibi olan birçok aile vardır. Kardeşi olmayan çocuklar hakkında sürekli söylenenlere bakılacak olsa tek çocuk olanların nörotik çocuklar olduğunu düşünmemek imkansız olurdu. Ancak yapılan araştırmalara göre durum tam anlamıyla bu değildir. Önce bu tür çocuklar hakkında en çok ileri sürülen önyargıların incelenmesi gerekir:
Her ne kadar tek olan Egoist çocuklar ailelerinin en olurlar büyük ilgi odağı olsalar da, onlar sadece kendilerini düşünmezler. Bu çocuklar tıpkı kardeşler gibi başkaları ile ilgilenir, sorunlara ortak olabilir ve yardımda bulunabilirler. Halbuki çoğu zaman onların paylaşmayı sevmedikleri söylenir. Ama aslına bakarsanız kardeşsiz çocukların özellikle bu tür bir problemleri daha azdır.
Sahip oldukları için savaşmak zorunda olmadıklarından bu onları daha kolay hoşgörülü kılar. Hatta çocuğun ailesinin ona olan ilgisinin bir kardeşi olmadığı için bölünmediğini fark etmesi ona avantajlar sağlar. Çevresindeki insanlara karşı daha çok duyarlılık gösterir. Tek çocuklar mükemmel arabulucudurlar, farklı görüşlerdeki kişiler arasında köprü kurma yeteneğine sahiptirler. Bir diğer avantajı ise ellerinin altında sürekli bir oyun arkadaşı olmadığından kendi kendilerini gayet iyi oyalamayı öğrenmeleridir.
Tek çocukların kendilerini en uç noktada ettirme gördükleri doğrudur.
Okul ve işlerinde daha çok seçkin sonuçlar elde ederler. Çoğunlukla anne ve babalar çocuklarının eğitimi ile ilgili konulara ayrı bir değer verirler. Çocuğun, ailesi tarafından ona bir şeyleri yapabileceği konusunda güvenildiğini, ona inanıldığını bilmesi çocuğu güçlendirir ve kendine güven duygusunu geliştirir. Bir başka faktör de çocuk ailesine bir fikri kabul ettirmek istediğinde onu destekleyebilecek kardeşleri olmadığı için sonuca ulaşabilmek için akıllıca açıklamalarda bulunmasıdır. Bu şekilde yetişkinlere karşı kendilerini kabul ettirebilmek için stratejiler kurmayı öğrenirler.
Tek çocuklar yalnız kişiler değildir.
Gerçi yine de kardeşsiz olmanın getirdiği bir özellikle kendilerini sürekli başkalarına göre ayarlamaya alışkın değildirler. Ancak bunu yapmaları istenilen durumlarda da zorluk çıkarmazlar. Her zaman başkaları için açıktırlar ve arkadaşlık kurabilirler. Hatta bazıları bu konuda hayli iddialıdır. Fakat arkadaşları onu anlamaz ve bazı şeyleri görmezse o zaman bu ilişki hemen son bulur.
Tek çocukların kendilerinden küçüklerle araları çok iyidir, anne ve babalarının hareketlerini taklit ederek kendilerinden küçüklere aynı davranışları gösterirler. Bazı çocuklar özellikle arkadaş olarak kendilerinden küçükleri seçerler. Onlarla beraberken bir kere de olsa büyük ve yetenekli olma duygusunu yaşarlar çünkü evde her şeyi bilen ve yapabilen anne ve babalarıdır.
Tek çocukların aileleri, anne ve babalarından ilgi ve zaman paylaşımı konusunda sıkıntılı olan çocuklara göre daha yoğun teşvik ve istekte bulunurlar. Yetişkinlerle daha sık konuştuklarından kendilerini daha erken olgun ifadelerle anlatabilirler. Henüz okula başlamadan önce bile dikkat çekici bilgilere sahiptirler. Ayrıca tek çocukların aileleri çocuklarını gezilere, müzelere, filmlere ve tiyatroya gönderme konusunda maddi olarak çok çocuk sahibi olan ailelere göre daha rahattırlar.
Tek çocuklar ailelerinin sevgilerinden emindirler çünkü sevgilerini paylaşmak zorunda oldukları kardeşleri yoktur. Ayrıca yapılan araştırmalara göre tek çocuk sahibi anneler çocuklarına daha çok dokunur, onları daha sık öper, ilgilenir, oynar ve konuşurlar. Buna rağmen çocuğun yaşı ilerlediğinde her şey onun etrafında dönmez. Zaten birçok çocuk daha altı yaşına bile gelmeden kendini dersler arasında bulur. Ve o zaman çocuğun bütün isteklerini gözlerinden okumak zaten mümkün de değildir.